UYKUYLA İLİȘKİLİ YEME BOZUKLUKLARI
Uyku saatleri esnasında meydana gelen anormal yeme tutumu, farklı sebeplerden kaynaklanabilmektedir. Uyku ile ilişkili yeme bozukluğu (UİYB); ilk kez Schenck ve arkadaşları tarafından 1991 yılında genellikle non-REM uyku evresinde gerçekleşen, istemsiz yemek yeme ve/veya içme epizodlarının hakim olduğu bir parasomni olarak tanımlanmıştır. UİYB, gece yeme sendromu (GYS) ile büyük oranda benzerlik göstermektedir; ancak yeme epizotlarına ilişkin kısmen ya da tamamen amnezi yaşanması bu bozukluğu GYS’den ayırmaktadır. Düzenlenen çalışmalarda, yeme bozuklukları, uyku bozuklukları, depresyon, obezite, açlık, kronik diyet yapma, alkolizm, madde kötüye kullanımı, stres ve anksiyete UİYB açısından risk unsurları olarak değerlendirilmektedir. Bunlara ek olarak, fiziksel, cinsel, duygusal ihmal ve istismar yaşantıları ile karakterize olan çocukluk çağı travmalarının parasomniye yol açtığı görülmektedir. Kronik çocukluk çağı travmalarına maruz kalan bireylerde dissosiyatif bozukluklara daha sık rastlanmaktadır ve dissosiyatif bozuklukların da uyku ve yemeyle ilişkili bozukluklar arasında yer aldığı düşünülmektedir. Bu derleme çalışmasında, UİYB’nin klinik özellikleri ve epidemiyolojisi ele alınmıştır.
Uyku saatleri esnasında meydana gelen anormal yeme tutumu, farklı sebeplerden kaynaklanabilmektedir. Uyku ile ilişkili yeme bozukluğu (UİYB); ilk kez Schenck ve arkadaşları tarafından 1991 yılında genellikle non-REM uyku evresinde gerçekleşen, istemsiz yemek yeme ve/veya içme epizodlarının hakim olduğu bir parasomni olarak tanımlanmıştır. UİYB, gece yeme sendromu (GYS) ile büyük oranda benzerlik göstermektedir; ancak yeme epizotlarına ilişkin kısmen ya da tamamen amnezi yaşanması bu bozukluğu GYS’den ayırmaktadır. Düzenlenen çalışmalarda, yeme bozuklukları, uyku bozuklukları, depresyon, obezite, açlık, kronik diyet yapma, alkolizm, madde kötüye kullanımı, stres ve anksiyete UİYB açısından risk unsurları olarak değerlendirilmektedir. Bunlara ek olarak, fiziksel, cinsel, duygusal ihmal ve istismar yaşantıları ile karakterize olan çocukluk çağı travmalarının parasomniye yol açtığı görülmektedir. Kronik çocukluk çağı travmalarına maruz kalan bireylerde dissosiyatif bozukluklara daha sık rastlanmaktadır ve dissosiyatif bozuklukların da uyku ve yemeyle ilişkili bozukluklar arasında yer aldığı düşünülmektedir. Bu derleme çalışmasında, UİYB’nin klinik özellikleri ve epidemiyolojisi ele alınmıştır.